4 Eylül 2023 Pazartesi

2. Uluslararası Epigenetik Kongresi -Yılmaz Parlar

   2. Uluslararası Epigenetik Kongresi 

2-3 Eylül 2023 tarihlerinde, Türk Kanser Derneği ve Biruni Üniversitesi Bilimsel Destekleriyle Nutrigenetik ve Epigenetik Derneği tarafından düzenlenen, T.C. Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Osmanlı Arşivleri Külliyesi’nde gerçekleşen 2. Epigenetik Kongresine Türkiye’den ve Dünyadan çok sayıda bilim insanı katıldı.



Merve Ulusoy Bilginer’in moderatörlüğünü üstlendiği Kongrede, epigenetik ve genetik faktörlerin etkileşimi ele alındı. Çevresel etkilerin sağlık üzerindeki rolü masaya yatırıldı ve interaktif oturumlar düzenlendi.

Biruni üniversite Rektör'ü Prof.  Dr. Adnan Yüksel'e Türkiye'de kanserin önlenmesinde epigenetik faktörler bakış açısıyla farkındalık yaratan ve Türk Kanser Derneği Başkanı Burak Duruman, Nutrigenetik ve Epigenetik Derneği Başkanı Doç. Dr. Gülsen Meral açılış konuşması yaptılar.



Emeritus ünvanlı Prof.Mustafa Camgöz, Prof.Kenneth White ve Biruni Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr.Öğr.Üyesi Elif Sibel Aslan gibi alanında çok sayıda uzmanın yer aldığı ve Revna Demirören gibi iş dünyasının önde gelen isimlerin de destek verdiği kongrede açılış konuşmasında Burak Duruman özetle “.Öncelikle Merve Ulusoy Bilginer yanımızda olduğu için sonsuz teşekkür ediyorum. Aynı zamanda halk sağlığına o kadar duyarlı bir kişi ki halkımız adına da şükranlarımı sunuyorum. Iyi ki varız

 

Türk Kanser Derneği Başkanı olarak genetik, epigenetik, Nutrigenetik konularının önemini gerçekten bilerek, Hassas tıbbın kişiselleştirilmiş aslında tıbbın. bundan böyle ulaşılabilinir ve anlaşılabilinir bir şekilde halkımıza aktarabilmesi için bizler de var gücümüzle çalışacağımıza Türk Kanser Derneği olarak emin olunuz. DNA'larımız, kaderimiz değil dediniz. Biz buna çok sevindik. O zaman kanser hastalığı da bizim artık kaderimiz olmaktan çıkıyor

 

Bu konuda bizim için en büyük mutluluk. Epigenetik derneği başkanımızın yıllarını bu konuya adamış Doçent Doktor Gülsen Meral Meral hocamızın geliştirmiş olduğu bu yeni yazılım sayesinde de hastalarımızın bizim için en önemli şey bu ürüne ulaşılabilir olması ve bu bunun anlaşılabilinir olması

 


Onun için bu testlere kavuşmanın da büyük bir sevinci içindeyiz. Şimdi düşünebiliyor musunuz? Bir zaman sonra parmak o genetik gibi bir kartınızın olabileceği ve hastanelere hekimlere gittiğimiz zaman bununla beraber hangi ilaçların yarayacağı, yaramayacağı nasıl bir takvim boyunca nasıl bir tedavi yönteminin en iyi yöntem olabileceğini, bu şekilde hassas ve kişisel tıp diye adlandırdığımız şekilde yapabilmenin mutluluğu içinde olacağız. Her zaman Nutrigenetik, epigenetik derneğimizin ve hocamızın yanında olacağımızı

 


Bununla beraber halkımıza en iyi şekilde bunu ulaştırabilmek için var gücümle çalışacağımızı sizlere de bildiriyorum. Halkımız da bizleri bu konularda takip etsinler

 

Artık her şey DNA'larımızda ve işimiz yeni bir silahımız daha olduğu için çok daha kolay olmuş olacak.” Dedi  ve şimdi işimizin mimarı, epigenetik, derneğimizin başkanı Doçent Doktor Gülsen Meral’i kürsüye davet etdi.

Doç. Dr. Gülsen Meral hayallerinin gerçek olduğunu . Nutrigenetik, epigenetik derneği olarak amacın neydi? Dedi şeklinde konuşmasına başladı. “İstanbul'un güzel atmosferinde, önemli olan temel tıp bilimleri ile klinik bilimleri bir araya getirmekte. Eğer hassassa bu konuşacaksak multidisipliner olmalı. Tek başına hastaslık olmaz. Temel bilimlerdeki hocalarımıza açtığı yolda ışıklarla biz klinisyenler uygulamalıyız kliniklerimizi, çok güzel anlattı. O yüzden çok tebrik ediyorum. Bu kadar mı güzel epigenetik anlatılır? Kronik hastalıklar artıyor. DNA Kader'in değil. E peki kronik hastalık hepimiz bir dokunuyoruz değil mi

 

Ama bazen bakıyoruz. Verdiğimiz tedaviler olmuyor. Yan etkisi oluyor. Gene deniyoruz. Artık şanslıyız. Dünya hassas tıbba gidiyor. Ön görmek, önlemek, kişiselleştirmek ve Prof. Mustafa Camgöz’ün , her zaman dediği gibi katılımcı, öğretmek zorundayız

 

Herkese öğretmek zorundayız. Bunun sayesinde artık farklı genetik çok güzel Burak Duruman’ın söylediği gibi farmakogenetik’le dünyada artık kimi nasıl ilaç kullanacağı

 

Yan etkisinin hangisinin olacağı hangisi olmayacağı çok netleşti. Ama hep şunu vurgulamak istiyorum. Multi disipliner. Muhakkak tek başına olacak bir şey değil. Bu yolculuğu bilenler var bilmeyenler var. Hep bir sözden yola çıkalım”


Kronik hastalıklarda bireye özgü tedavide hassastır. Genetikten Epigenetik adlı ikinci uluslararası epigenetik kongresine hoş geldiniz sözüyle Moderatör Merve Ulusoy Bilginer 

 

“Dünyada alerji, Otoimmün Hastalıklar , Kardiyovasküler hastalıklar, hipertansiyon, diyabet, solunum yolu hastalıkları

 

Demans ve kanser gibi bulaşıcı olmayan kronik hastalıkların sayısı her geçen gün maalesef artıyor. Bununla beraber bu hastalıkların tedavisi için günümüzde kullanılması kaçınılmaz olan kişiselleştirilmiş tıp hizmetleri yeterli düzeyde henüz değil. Bununla beraber bu hastalıkların aslında işine bakarsanız sağlıklı yaşamın devam ettirilmesi ve korunması genetiğinize uygun beslenme ve yaşam tarzını içeren kişiselleştirilmiş yaklaşım önemi, günümüzde daha da iyi bilinmekte, Time dergisinin kapağında da yer aldığı gibi, kaderiniz değil

Bu sloganla başlayan epigenetik yaklaşımların anlaşılmasıyla beslenme ve insan genetiği ilişkisi öne çıkmıştır. Bu ilişki çevresel faktörlerle birleşince eskiden ailesel yatkınlık diye belirttiğimiz alerjik hastalıklar, kalp hastalıkları, otoimmün hastalıklar ve kanserin aslında kaderiniz olmadığı anlaşıldı. 


Ayrıca genetik yatkınlıkla birlikte Epigenetiğinde kronik hastalıklarda ortaya çıkmasındaki önem

Fazlasıyla belirginleşti. Kronik hastalıkların tedavisi teşhisin kişiye özel planlanması, hastalıklara yönelik önleyici tıbbi hizmetlerin kişiselleştirilmesi

 

Ve bireyin aktif katılımı olarak tanımlanan ana unsurlar halinde açıklanabilir. Bu yaklaşımlar tıbbı herkese aynı şekilde uygulamak yerine kişiye özel tıp uygulamalarını gündeme getirmektedir.

 

Hassaslık öngörücü, önleyici, kişiselleştirmiş ve katılımcı tıbbı kapsar. Geleneksel, tek beden herkese uyan, ilaç biçiminden daha iyi hasta sonuçları ve daha fazla maliyet verimliliği sağlayan önleyici, kişiselleştirilmiş veriye dayalı genler, çevre ve yaşam tarzındaki bireysel değişiklikleri de göz önünde bulundurur. Bu hastalık tedavisi ve önlenmesi için gelişmekte olan bir yaklaşımdır.

 

Kongremiz, kronik hastalıklarda bireye özel tedavide hassas tıbbı uygulamaları, genetik, epigenetik, nutrigenetik, mikrobiyota ve parmak o genetik

 

Bu alanlarda bilimsel araştırma ve geliştirme amaçlı akademisyenleri ve tıp, eczacılık, moleküler biyoloji, genetik öğrencilerinden biyoenformatik

Biyoistatistik öğrencilerine ve bu konuda bilimsel olarak kendini geliştirmek isteyen herkesi bir araya getirmeyi amaçlıyor. Iki gün boyunca kongrenizde on iki oturum gerçekleşecek ve yirmi dört sözel bildiri sunulacaktır.

 

Aralarında İngiltere, Fransa, Mısır'dan da gelmiş olan her biri kendi dallarının uzmanı olan kırk konuşmacının genetik, epigenetik, kişiselleştirilmiş tıbbın, kronik hastalıkların tedavisinde kullanımı, hastalıklara yönelik beslenme ve sporun önemi gibi pek çok konuyu ele alacağı bilgisini de buradan paylaşmak istiyorum sizlerle. Kongremizi gerçekleştirmek için gece gündüz emek veren genetik rehberi genetik derneği yönetimine ve düzenleme kurulundaki tüm arkadaşlarımıza bilimsel programın hazırlanmasında, bilimsel komisyonda görev alan hocalarımıza bu zengin programda emeği geçen tüm kongre bilimsel kuruluna kongremizin bir parçası olarak bilimsel değer katan bildiri sahiplerini ve kabulleri gerçekleştirilen bildiri hakem heyetine teşekkürlerimizi sunuyoruz.

 

Bize kıymetli katkılarını esirgemeyen ve Osmanlı arşivini sağlayan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof.  Dr. Kemalettin Aydın'a bilimsel desteğini her zaman yanımızda hissettiğimiz çalışmalarımız için kapılarını bize açan Biruni üniversite Rektör'ü Prof.  Dr. Adnan Yüksel'e bu oluşumun fikir babası mimarı Türk Kanser Derneği Başkanı gönül insanı Burak Duruman teşekkürlerimizi sunuyoroz” gibi açılış konuşmasını gerçekleştirdi.

Epigenetik Nedir?

Uzmanların verdiği bilgilere göre;  Epigenetik, DNA dizisinde genotipte bir değişiklik olmadan fenotipte bir değişiklik içermeyen, gen ekspresyonundaki aktif ve inaktif genler kalıtsal değişikliklerin incelenmesidir. 

Epigenetik, hücrelerin DNA dizisini değiştirmeden gen aktivitesini nasıl kontrol ettiğinin incelenmesidir. Epigenetik değişiklikler, genlerin açılıp kapanmasını düzenleyen DNA'daki değişikliklerdir. 

Epigenetik değişim düzenli ve doğal bir olaydır ancak aynı zamanda yaş, çevre/yaşam tarzı ve hastalık durumu gibi çeşitli faktörlerden de etkilenebilir. 

Epigenetik modifikasyonlar, hücrelerin nihai olarak farklılaşarak cilt hücreleri, karaciğer hücreleri, beyin hücreleri vs. haline gelme şekli kadar yaygın bir şekilde ortaya çıkabilir. 

Veya epigenetik değişim, kanser gibi hastalıklara yol açabilecek daha zararlı etkilere sahip olabilir. 

Epigenetik alanı hızla büyüyor ve bununla birlikte hem çevrenin hem de bireysel yaşam tarzının epigenetik değişimi etkilemek için genomla doğrudan etkileşime girebileceği anlayışı da artıyor. 

Bu değişiklikler kişinin yaşamının çeşitli aşamalarında ve hatta sonraki nesillerde yansıtılabilir. Örneğin, insanlardaki epidemiyolojik çalışmalar, doğum öncesi ve doğum sonrası erken dönem çevresel faktörlerin yetişkinlerde çeşitli kronik hastalıklara ve davranış bozukluklarına yakalanma riskini etkilediğine dair kanıtlar sağlamıştır.



Nutriepigenomik alanı, gıda ve epigenetiğin sağlık ve refahı etkilemek için birlikte nasıl çalıştığını araştırıyor. Örneğin, bir çalışma, yüksek yağlı, düşük karbonhidratlı bir diyetin, kromatini açabildiğini ve HDAC inhibitörleri yoluyla zihinsel yeteneği geliştirebildiğini buldu. Diğer çalışmalar, tükettiğimiz gıdalardaki bazı bileşiklerin, onkogenler veya tümör baskılayıcı genler üzerindeki metil işaretlerini ayarlayarak kansere karşı koruyabildiğini buldu. Sonuçta, bilimsel çalışmalar farklı gıdaların epigenom ve sağlık üzerindeki temel mekanizmalarını ve etkilerini ortaya çıkardıkça, epigenetik bir diyet insanları en uygun gıda rejimine doğru yönlendirebilir.

 

yilmazparlar@yahoo.com



22 Aralık 2022 Perşembe

Sende Bir Kalp Yolla Hayata-Yılmaz Parlar

 Sende Bir Kalp Yolla Hayata,

Başda Sağlık Bakanlığı olmak üzere İmkan Dahilinde Kurumlar ve bireyler destek vermeli.

Kanser hastaların ve refakatçilerinin tedavi süresi boyunca 3 öğün yemek, konaklama, ısınma, temizlik gibi temel ihtiyaçlarını karşılayan Türk Kanser derneği Mucize Evi’nde; youtube dan bir kere dinlemekle kanser hastalarına bağış yapmış olacağınız, Ses Sanatcısı Yeliz’in kanser derneği için seslendirdiği Hayat Şarkısı lansmanı yapıldı.



Toplum Sağlığı İçin 58 Yıldır Kanserle Mücadelede Toplumun Yanında olan Türk Kanser Derneğine, Başda Sağlık Bakanlığı olmak üzere İmkan Dahilinde Kurumlar ve bireyler destek vermeli.

Kanserle mücadelede tıbbi süreç kadar hastaya sürekli destek sağlayabilmek de önem taşıyor. Tüm bu özellikleri ile tam bir yaşam merkezi kimliği taşıyan Türk Kanser Derneğin Mucize Evi’ni  Ankara ve İzmir başta olmak üzere kanser tedavisinde merkez özelliği taşıyan büyük illere yaymayı hedefleme misyonları var.

20 Aralık 2022 Salı günü Şişhane Mucize Evi’nde düzenlenen Basın Toplantısına Türk Kanser Derneği Yönetim Kurul Başkanı Burak Duruman, Ses sanatçısı Yeliz, söz yazarı ve besteci Tamer Gürsoy, projenin mimarı Suat Filiz ve klipte oynayan kanser hastası çocuklar katıldılar.



Mucizelerimiz daha çok olsun

Türk Kanser Derneği Yönetim Kurul Başkanı Burak Duruman, “Bugün çok ama çok mutlu bir gündeyiz. Türk Kanser Derneği'nin İstanbul’da ikamet etmeyen, ancak kanser tedavisini burada gören ve maddi imkanı olmayan kanser hastalarına, refakatçileri ile birlikte ücretsiz konaklama olanağı sağlayan bu Mucize Evi'ndeyiz. Mucizelerimiz daha çok olsun diye yapıyoruz bu toplantıyı. Sevgili Söz Yazarı ve Besteci Tamer Gürsoy'un hissederek, emek vererek çıkardığı bir eser var. Sevgili Yeliz de inanılmaz sesi ile bu eseri taçlandırdı. Hepimizi birleştiren Suat Filiz' e de teşekkür ediyorum. Bu şarkı ile Türk halkına "Vermek Almaktır Aslında Sen de bir Kalp Yolla Hayata" diyoruz. Burada güzel olan, halkımız bu güzel eseri tüm müzik platformlarından dinleyerek Türk Kanser Derneği'ne bağışta bulunmuş oluyorlar. Bu projeye büyük heyecanla hazırlandık. Sözler müthiş, ses ve yorum müthiş, çocuklarımız müthiş. Ayrıca bu projenin başından beri maddi ve manevi yanımızda olan Japon Otomotiv Markası Lexus'a da çok teşekkür ederiz. Ayrıca bu proje destek verenler arasında Batik Giyim Tekstil'e de teşekkürlerimizi sunarız.” Şeklinde açılış konuşmasını yaptı. Proje sahibi Suat Filiz, Söz yazarı ve Besteci Tamer Gürsoy ve Sanatçı Yeliz'e Dernek teşekkür plaketleri takdim etdi.



Ses sanatcısı Yeliz, " Bağışa dönüşen bu proje Dünyada bir ilk. Bu eseri dinledikleri her platforma Türk Kanser Derneği'ne bir bağışta bulunmuş oluyorlar. Tamer Gürsoy müthiş bir söz yazdı ve besteledi." Kısa Açıklamada bulundu.

Ses sanatcısı Yeliz ile özel söyleşimizde Kendisininde bir seneden fazla süredir kanser olduğunu, tedavi gördüğünü klip hazırıkları sırasında Billur Kalkavan ile telefonda konuştuklarını ve ağladıklarını paylaştı.

Söz yazarı ve Besteci Tamer Gürsoy 6 yaşında iken kanserden annesini kaybetdiğini, klip çekilirken çocukların anne babalarını üzüntülerini ağlayışlarını aktardı. 



Gerçekdende Löseminin Tedavisinde Beslenmenin önemi çok büyük. Özellikle düşük ve orta gelirlililerde yetersiz beslenme yaygındır.  

Çocuklarda lösemi sadece çocuklar için değil, aynı zamanda tüm aile bireyleri, özellikle ebeveynler için bir stres kaynağıdır. Lösemili çocuklara bakmak, hastalığın ve tedavisinin neden olduğu çeşitli krizlerin üstesinden gelmek için sosyal desteğin önemine dayanır. Ancak ebeveynlerin sosyal destek algıları çeşitli faktörlerden etkilenebilmektedir. Bu nedenle lösemili çocuğu olan ebeveynlerin sosyal desteğini etkileyen faktörlerin değerlendirilmesi gerekmektedir.

Her dinleme kanser hastaları için şifa olacak 

Tüm müzik platformlarında yayınlanan şarkı için her bir tıklamadan platformlar aracılığıyla gelir elde edilecek. Sağlanan bu gelir Türk Kanser Derneği'ne aktarılacak ve kanser hastası çocuklar için kullanılacak. 

yilmazparlar@yahoo.com


22 Ağustos 2022 Pazartesi

Diplomatlar Birliği, Türki Cumhuriyetler Projesi-Yılmaz Parlar

  Türki Projesi Neden Mükemmel 

Diplomatlar Birliği, Türki Cumhuriyetler Projesi

1.nci Karar Toplantısını yapan, BDU- Uluslararsı İş insanları ve Diplomatlar Birliği, Türki Cumhuriyetler Projesi, topraklarında yaşayan, taşında toprağında hatıraları olan cedlerimizin ülkeleri ile olan ilgili proje tüm projelerin özetinide kapsıyor.

Türki Projesi Neden Önemli 



Siyasetin engel olduğu idealist ilişkilerinin realist ilişkilere dönüşerek zayıflayan taraflarını, ancak kar amacı gütmeyen dernek kuruluşların, gönülden istekli fedakar vefalı üyelerin üstün çalışmalarıyla ivme kazandırabilir.

Küreselleşme hareketinin etkisi altında gerçekleşen, ekonomi başta olmak üzere hayatın ve kültürün yeniden biçimlenmesi, modernleşme sürecinin bir ev­resi olarak dünya düzeninin ortaya çıkması­na paralellikle Türkiye ve Türki Cumhuriyetlerindeki ilişkiler, İletişim ve ulaşım teknolojilerinin de hızla artmasıyla birlikde başlamış olmuşdu. 



Türkiye’nin; ortak dil, tarih ve kültürel bağlarının bulunduğu bu ülkelerle ilişkileri ve işbirliği birçok alanda ortak yarar temelinde hızla gelişmişti.

Türkiye bu ülkeleri ilk tanıyan ve büyükelçilik açan ülke olmuşdu. Türkiye, Türk Cumhuriyetleri ile çok taraflı iş birliği içine girerken, ilişkilerinin idealist temelli milliyetçi bir yaklaşımla yeniden şekillendirmişdi. 

Bilim, kültür, sa­nat, hukuk, siyaset ve iktisadi alanlarda dünyadaki bütün ülkelerin birbirine daha çok ba­ğımlı hale gelmeleri sonucu küreselleşen bir dünyada tek başına rekabet edebilmenin güçlüğünü anlayan Türkiye ve Türki Cumhuriyetleri, diğer ülkeler gibi bir takım iş birliği içine girdiler…Türk Konseyi (Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbir­liği Konseyi) TÜRKSOY, TİKA, TÜRK-PA, Türk Aka­demisi,. Büyük Öğrenci Değişimi, vs. gibi.



 Kazakistan’ın AGİT zirvesine ev sahipliğine, Azerbaycan’ın BM Güvenlik Kon­seyi geçici üyeliğini üstlenmesine, Türkmenis­tan’ın daimi tarafsızlık statüsünün kabul gör­mesinde, Türkiye destek sağlamışdı.

Gerek,Kazakistan öncülüğünde güvenlik tesisi yolunda bir örgüt olan, Türk­menistan dışındaki bütün cumhuriyetlerin ka­tıldığı, CICA. Gerekse Türkiye’nin öncülüğünde oluşturu­lan ve bütün Türk cumhuriyetlerin üye olduğu ECO (Economic Cooperation Organi­zation) bu ilişkilerin devamıdır.

Ancak ilişkiler, Dış siyasi etkenlerle engellemelerle arzulanan seviyeye çıkamadı ve stratejik bir derinlik kazanamadı. Tüm zirvelerde dile getirilmesine rağmen “Türk Ortak Pazarı” gibi kurumsal bir yapıya dönüşemedi.

Elit üyeleriyle ve yeni katılım dinamikleri ile geniş bir alanda Türki ülkelerle sıcak dostluk ilişkilerle her konuda adımlar atmaya hazırlıklı, BDU 1.nci  Karar Toplantısını Ortak Yaşam Vakfı mekanında gerçekleştirdi.

Başkanlığını Musa karademir’in yaptığı BDU Diplomatlar Birliği Karar Toplantısı son derece hiperaktif geçti. Başkan Musa karademir Genel bilgilendirme konuşmasıyla açılış yaptı.   Genel sekreter Aslı Gültekin sunu gerçekleştirdi. Yönetim kurul üyesi Güney Ferhat Batı, bazı projelerin açıklamalarında bulundu.  

Başkan Musa Karademir “ Diplomatlar Birliği vizyonu neden üstlendim? Neden başlangıç noktasıyla arkadaşlarla ya ben böyle bir konuşma içerisinde olmak istiyorum. Bu yaşamı oynayacağım, vermiş olduğu güveni vermiş olduğu inancın aslında bir tezahürü. Biz birlikte yola çıktık. Birlikte hareket edeceğiz.” Şeklinde birlik beraberliğin kuvvetli bağlar oluşturduğunu dile getirdi.

 Aslı Gültekin . Burada niyetler çok güzel… Buradaki gruptan, seçkin gruptan da fark ettiğiniz üzere toplum önderlerini aramıza dahil ediyoruz.. Bunlar kimler ? İş insanları, siyasetçiler, gazeteciler, akademisyenler, sanatçılar, topluma yön veren insanlar aramızda toplamak istiyoruz ki hep birlikte bir oluşumda güçlü olalım ve bu anlamda çok güçlü bir STK oluşumu gerçekleştirelim. 

Sebep nedir? Aslında gelişmiş ülkelerde bir kişi birden fazla ortalama 8 STK ye üyesidir. Biz de bu STK yapılanmasını güçlendirmek istiyoruz. Çünkü gelişmiş bir ekonomiye sahip olmak istiyoruz..” sözlerin girişiyle gündemi, BDU yapısını, yapılan çalışmaları, gel,işmeleri, anlaşmaları özetledi.



Güney Ferhat Batı “Birinci Dünya savaşının tezahürü; Daha çok savaş sanayine doğru hızla evrildi. Nihayetinde ikinci dünya savaşıyla kaçınılmaz bir şekilde insanlık yüz yüze kaldı, ikinci dünya savaşı'nın sonuçları dünyamızı bambaşka bir evreye taşıdı. 

Ve acı da olsa gözyaşı da olsa bizleri gerçeklerle yüzleşmemiz sağladı. Peki neydi bu gerçekler? 

Bu gerçekler, savaşın ve çatışmaların son bulması dünyamızın bir büyük dünya savaşının bir daha yaşamaması için, özellikle soğuk savaşın çifte toplu dünyanın, sistemi 1990 başından sonra çöküşünden sonra çok taraflılık dediğimiz çok kutuplu bir dünyaya evrildi. Bu çok kutuplu dünya bildiğimiz işte küreselleşme… Bu bağlamda 21 yüzyılın getirdiği fırsatlar ve tehditler meydan okumalara bakıldığında göz önüne alındığında uluslararası sivil toplum kuruluşlarının öneminin daha fazla arttığını görmekteyiz.” STK önemine vurgu yaptı projeleri açıkladı.

Toplantı aile foto çekimiyle son buldu.

yilmazparlar@yahoo.com


27 Nisan 2022 Çarşamba

Kültür Derneği Neden Önemlidir?-Yılmaz Parlar

 


Kültür Derneği Neden Önemlidir?

Kültür, içsel değerine ek olarak önemli sosyal ve ekonomik faydalar sağlar. Gelişmiş öğrenme, sağlık, artan hoşgörü ve başkalarıyla bir araya gelme fırsatları ile kültür, yaşam kalitemizi ve hem bireyler hem de topluluklar için genel refahı artırır. 



Kültür, insanların geleneğe güvendiği ve mevcut gerçekliği insan hak ve özgürlüklerini geliştiren yeni başarılar ve yeni değerlerle yaratıcı bir şekilde kullandığı bir yaşam biçimi olarak anlaşılabilir. 



Bu Bağlamda, Başkanlığını Zehra  Bilge Eray’ın yaptığı İstanbul Kıbrıs Türk Kültür Derneği’nin gönüllü fırsatı getiren kültürel etkinlik olarak iftar yemeğinde çok sayıda STK temsilcileri yakınlaşma fırsatı buldu.



Değerli Katılımcıların fikir sofrasında, bilgi ve anekdot paylaşımları ile Kıbrıs Türk Kültür Derneği’nin misyonuna uygun faaliyetlerine tanıklık etdiler.



Kültür Neden Önemlidir?

Kültür, bir topluluğun yansımasıdır. Buda kültürü toplumun nasıl bir tepki verdiği ve büyüdüğü konusunda hayati önemli bir belirleyici faktör yapar. Kültür, toplumdaki herkesin hayatında önemli bir rol oynar.



Kültürel ihtiyaçlar, sosyal gruplar, etkinlikleri, yaratmada aktif olan gruplar için önemli bir faktördür. 

Kültürel kurumların rolü, yurttaşlık eğitimi için büyük önem taşır, çünkü onlar aracılığıyla vatandaşlar işlev görebilir.


 

Demokratik düşünce tarzının temel özelliği, bir dizi farklı kültürün kültürel değerlerin sunduğu zenginlikleri yaratması ve beslenmesi gerektiğidir. 

Bu özellikleri taşıyan Kıbrıs Türk Kültür Derneğin amaçları; Öğrencilerin yeteneklerini sergilemeleri ve kültürel açıdan canlı bir ruhla işbirliği, koordinasyon ve rekabet ruhu niteliklerini geliştirmeleri için bir platform oluşturmak.



Dernek temsilcilerin bize aktardığı Dernek amaçları;

Kıbrıs Türkleri arasında, cemiyetleşme ve yardımlaşma ve fikirlerin gelişmesine ve her nevi aşırı sağcı ve solcu cereyanlardan uzak, demokratik ve millici bir terbiye ve kültürün yerleşmesine çalışmak.




Tahsil amacıyla Kıbrıs’tan anayurda gelen Türklere yol göstermek ve Türkiye’nin kültür müesseselerinden en iyi şekilde istifade etmeleri için gereken bütün kolaylıkları sağlamak.


Kıbrıs Türkleri arasında geniş ölçüde kültürel, sosyal ve ekonomik kalkınmaya sağlayacak ve Kıbrıs Türk cemaatinin rakip çoğunluk unsuru karşısında kendi varlığını koruyabilen iktisadi ve içtimai bir duruma yükselmesine yardım edecek tedbirler üzerinde tetkik ve araştırmalar yapmak ve bu yolda gereken her nevi faaliyette bulunmak.” Şeklinde daha pek çok amaçları mevcut.



Bir dizi amaçları uygulayan Dernek faaliyetlerine tanıklık eden konuşma yapanlar arasında Diplomat Cahit Kayıarslan, İstanbul Gaziler Derneği Başkanı Ahmet Kendigel, Beyoğlu Nüfus Müdürü Orhan İşgüder, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Başkanı Közhan Yazgan, Türk Dünyası Eğitim Müdürü Metin Köse, İBB Kültür A.Ş. Türk Dünyası Halkla İlişkiler Uzmanı Abdülmetin Keskin, Önce VATAN Gazetesi Haber Müdürü M. Kemal Sallı, Dünya Barış Federasyonu  temsilcisi Nepal asıllı Binod Paudel, Evrensel Barış Elçisi Hatice Kunt, İstanbul Gaziler Derneği Başkanı Ahmet Kendigel başda olmak üzere pek çok STK Temsilcileri, akademisyen, Dernek yönetim Kurul üyeleri, ve Kıbrıslı vatandaşlar etkinlikde anekdotları paylaştılar.


İstanbul Kıbrıs Türk Kültür Derneği’nin Kıbrıs Evi Lokalinde Mükemmel Kıbrıs Gastronomisini yansıtan Ödüllü süper şefin hazırlağı 5. yıldızlı turistik Hotel niteliğindeki iftar menüsündeki tat lezzet herkesin çok takdirini kazandı.


yilmazparlar@yahoo.com

6 Ekim 2021 Çarşamba

Türk Kanser Derneği Meme Kanseri Erken teşhis-Yılmaz parlar Haberi

 


MEME KANSERİNDE ERKEN TEŞHİSİN ÖNEMİ


Meme Kanserinde Erken Teşhis Anahtardır. Hayat Kurtarır


Her sekiz kadından birini etkileyen, kadınlarda en çok teşhis edilen ikinci kanser, meme kanserinde; Erken teşhisi için tarama muayenelerinin amacı, meme anormalliklerini mümkün olduğunca erken tespit etmektir. Meme kanseri erken bulunursa, daha fazla tedavi seçeneği var.  Hayatta kalma şansı daha yüksek. Dünyada meme kanseri erken evrede tespit edilen kadınların ilk beş yılda hayatta kalma oranı yüzde 93 veya daha yüksek.

Yönetim Kurul başkanlığını Burak Duruman’ın yaptığı Türk Kanser Derneği 05 Ekim 2021 Salı günü Şişhane Merkez binasında yaptığı basın toplantısı düzenledi. 

Meme Kanserine Dur Diyoruz başlıklı basın toplantısına başkan Burak Duruman, Medikal Onkolog Uzm. Dr. Esat Namal, Genel Cerrah Zeynep Civelek Çaynak, ses sanatcısı Betül Demir, Davranış Bilimleri Uzmanı Aşkım Kapışmak, İş İnsanı Revna Demirören katıldı.

Kanser Dernek Başkanı Burak Duruman yaptığı açıklamada; Her 8 kadından birinin meme kanserine yakalanma riski olduğunu, 2020 yılında yaklaşık 2.3 milyon yeni meme kanseri vakası ile meme kanseri, akciğer kanserini geçerek dünya genelinde en yaygın tanı konulan kanser olduğunu söyledi.

Verdiği rakamsal rakamlara göre yeni vakaların %11.7’sini kapsadığını, yaşam kaybına neden olan kanserlerde meme kanseri %6.9 ile (685.000  yaşam kaybı) 5. Sırada olduğunu ifade etdi.

Kanserde, özellikle meme kanserinde erken teşhisin hayati önemi kanıtlanmış bir gerçektir



Burak Duruman “ En çok görülen kanser türü olmasına rağmen kansere bağlı yaşam kaybında 5. Sırada olması bizlere taramaların önemini göstermektedir. Düzenli yaptırılan taramalar sayesindememe kanseri en erken evrede tespit edilebilmekte ve tamamen tedavi edilebilmektedir diyebiliriz.

Fakat ne yazık ki 2020 yılında ülkemizi de etkisi altına alan koronovirüs salgını sebebi ile vatandaşlarımızın taramalarını yaptırmayı ihmal ettiğini görüyoruz.” Dedi. Duruman

Erken teşhis için kadınlarımızın taramalarını ihmal etmemelerini Türk Kanser Derneği olarak pandemi sebebi ile taramalarını ihmal eden vatandaşlarımızı Ücretsiz taramalarına yönlendirebilmek, erken teşhisin hayati önemini anlatıp kanserde farkındalık yaratabilmek için Ücretsiz Kanser Taraması Hizmet Araçları projesini hayata geçirdiklerinin altını çizdi

Duruman “Türkiye genelinde İllerimize bağlı ilçe belediyeler ile iş birliği yaparak araçlarımız ile haklımızla buluşuyor ve kayıtlarını alıyoruz. Sağlık ekiplerimiz tarafından kaydı alınan vatandaşlarımızı bulunduğu ildeki en yakın anlaşmalı olan özel hastanelere taramaları için gönderiyoruz ve bu taramaları halkımız Ücretsiz olarak bu hastanelerde yaptırabiliyorlar.” Şeklinde projelerini açıkladı.



Genel Cerrah Zeynep Civelek Çaynak, 40 yaşından itibaren her yıl mamografi taraması yaptırmaların önemine dikkat çekdi. İnsanların mamogramların önemini bilmesi gerektiğini vurguladı,

Medikal Onkolog Uzm. Dr. Esat Namal Düzenli olarak kontrolların yapılmasını  Kanserin erken teşhis edilmesiyle hayatı kurtarabilir olmasını bir kere daha hatırlatdı.

Kanser derneğibe destek veren Revna Demirören  “Kadınlarımızdan taramalarını ihmal etmemelerini, üyesi olduğum Türk Kanser Derneği’nin sunmuş olduğu ücretsiz taramalardan yararlanmalarını rica ediyorum. Her zaman vatandaşlarımızın yanında olan Türk Kanser Derneği’ne teşekkür ediyorum”  dedi

Ses sanatcısı Betül Demir Doğru bilgilendirme çok önemli olduğundan Doğru bilgilendirme yapan Türk Kanser Derneğinin destekcisi olacağını söyledi.   Davranış Bilimleri Uzmanı Aşkım Kapışmak yine kadınlarımızın taramaların yaptırmalarını erken teşhisin çok önemli olduğunu tekrarladı.

yilmazparlar@yahoo.com


3 Ekim 2021 Pazar

Sosyal Akıl Derneği-Sosyal Kütüphane-Yılmaz Parlar Haberi

   


EN SEÇKİN 500 KİTAP

Bilgi toplumunda bilginin üretimi ve tüketimi en önemli faaliyettir. Bilgi en önemli kaynaktır. Sosyo-kültürel bir süreç olarak bilişimi karakterize eden ana kategoriler, bilgi fonu ve bilgi akışı hakkındaki fikirlerdir. Bilgi fonu, insanlığın sahip olduğu tüm kültürel bilgilerdir. Bilgi akışı, belirli bir zamanda toplumda dolaşan, bilgi etkileşimi konusu tarafından nesneye aktarılan ve nesne tarafından sosyal aktivitenin meta-araçları olarak kullanılan kültürel bilgiyi ifade eder. Bu durumda en yüksek bilgi düzeyi bilgidir. Sıralı, artırılmış ve depolanmış bilgidir.


Bu bağlamda Sosyal Akıl Derneği tarafından hayata geçirilen “Sosyal Kütüphane” projesi, bize göre; gençlerin bilgiye erişim ve eğitimde yenilikçi faaliyetlerin sonuçlarının yaygınlaştırılmasında dijital kütüphanelerin rolü açısından önemi son derece mükemmel olan toplumsal sorumluluk projesidir.

Araştırmacı yazar ve Gazeteci Recep İncecik’e ait, Osmanlı Mutfağını en iyi uygulayanlardan biri olan Sultanahmet Küçük Ayasofya Caddesinde bulunan Sultan köşesi Restaurant’da 01 Ekim 2021 Cuma günü, Akıl Derneği üyeleri, çeşitli akademisyenler, eğitim dünyasının önde gelen isimleri, STK temsilcileri ve gazeteciler ortak akıl toplantısı gerçekleştirdiler.



İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından da desteklenen, Sosyal Akıl Derneği’nin geliştirdiği “Sosyal Kütüphane” projesi, hakkında; Sosyal Akıl Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Dündar, “Ülkemizin nitelikli insan ve güçlü toplum idealinin gerçekleşmesine katkı sunmak istiyoruz. Beşeri sermayenin güçlendirilmesi, sosyal ve kültürel kalkınma, toplumsal sorunların tespiti ve bu sorunların çözümü için yapılan önemli çalışmalara önem veriyoruz.” Sözleriyle açılış konuşmasınına başladı.



Başkan Mesut Dündar, “Yerel, ulusal ve küresel sorunların çözümü, toplumsal dönüşümün en küçük yapı taşı olan insanın değişimi, gelişimi ve dönüşümü ile ilgilidir. Değişim, kişinin kendisiyle başlar. Bu da algıları açmak, kişisel potansiyeli artırmak, yaşama ait her şeye farklı açılardan bakabilmekle olur. Farklı bakabilmenin en iyi yolu okumaktır. Bireysel çaba ve gayretler bu anlamda çok önemlidir ve aslında bir sorumluluktur. Her bireyin kendi potansiyeli doğrultusunda yapabilecekleri, zincir halinde etkileşimle topluma yansır ve toplum dönüşür. İnsanın bilgisi ve bilinci değişmeden dünya ve insan değişmez.” Şeklinde açıklamalarda bulundu.

Okumanın önemi hakkında; okumak, başka hayatlardan haberdar olmaktır. Diyen, Dündar, “Haberdar oldukça, geldiğimiz noktaya ayrı yollardan ulaştığımızın farkına varırız. Bu farkındalık bize, bizim gibi olmayanı kabul etmeyi öğretir. Kendimize ve başkasına saygı duymanın vazgeçilemez bir gereklilik ve erdem olduğunu gösterir. Okumak; dünü, bu günü ve yarını okumaktır. Güçlü toplumun inşası zihinlerin güçlenmesiyle mümkün olacaktır. Okumak zihni güçlendirmektir. İnsanın bilinci değişmeden dünya değişmez.”  Sözleriyle okumanın zihin güçlenmesini vurguladı.



Gençlerin öğretmensiyle, mesleki faaliyet eğilimlerini analiz edersek;

İnternet teknolojilerinin kullanımı yoluyla normatif, eğitimsel, metodolojik bilgileri yayma maliyetini düşürmeye yönelik fayda sağlar, pek çok materyalin basılmasına, saklanmasına, taşınmasına ve dağıtılmasına gerek yoktur.  Yayınlar yazarları güçlendirmeye yardımcı olur. Düşük tirajlı ve dolayısıyla kârsız yayınlar bile okuyucularını bulabilir ve olumlu bir pratik etki getirebilir.

Bilginin okulların, öğretmenlerin, öğrencilerin ve velilerin şahsında tüketicilerine ulaşması için gereken süre önemli ölçüde azaltılır.

Dijitalleşmeleri nedeniyle nadir kaynaklara erişim genişleyecektir. Kağıt, sinematografik ve video kasetler, diskler, kayıtlar gibi kısa ömürlü ortamlarda saklanan kaynaklar, özellikle bazı çoğaltma cihazları yavaş yavaş kullanımdan kaldırıldığından  kaybolmadan ve tamamen unutulmadan kalacaktır.

Yenilikçi bilgiler ve gelişmiş pedagojik deneyim daha yoğun bir şekilde yayılmaktadır  modern yayınlarla ilgili gerekli verileri izlemek mümkündür.  

Mevcut tüm bilgilere hızlı erişim olanağı sürekli olarak genişlemektedir Kullanıcılar, bilgi kaynaklarının fiziksel konumundan bağımsız olarak, günün herhangi bir saatinde ve okuyucuya uygun herhangi bir yerde dijital kütüphanelerden istifade edebilirler.

Bütün bunlar kuşkusuz öğretmenin öğretim ve araştırma faaliyetlerine olan ilgisini artırmaktadır.

yilmazparlar@yahoo.com


26 Eylül 2021 Pazar

ETMD-Elektrik Tesisat Mühendisleri Derneği Gecesi-Yılmaz Parlar haberi

  Yaşam Kalitesi Elektrik Mühendissiz Olmaz


Elektrik Mühendislerinin toplum için yaptıkları çok önemlidir. 


Elektrik Tesisat Mühendisleri Derneği (ETMD) gecesinde bir kere daha anladık ki; Sadece şalteri açarak elektriği kullanalım ve hayatın tadını çıkaralım ama elektrik santralinden evimize, sanayimize binlerce kilometre yol kat ederek nasıl taşındığını bir düşünelim



Bu arada, Mühendisler, Dernekleri, birlikleri, ülkenin ana yenilikçi gücüdür.


Yönetim Kurulu Başkanlığını, Mustafa Cemaloğlu’nun yaptığı Elektrik Tesisat Mühendisleri Derneği (ETMD) 24 Eylül 2021 Cuma günü Divan Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesislerinde gerçekleştirdiği geleneksel yıllık yemekli gecesi, Başkan Mustafa Cemaloğlu’nun açılış konuşmasıyla başladı. 


Dinamik hiperaktif son derece akıcı samimi bir atmosfer içinde yaptığı konuşmasında Başkan Mustafa Cemaloğlu Pandemi sürecinde geçen faliyetlerin özetini yaparak kısa bir ufuk turu yaptırdı. Derneğin faliyetlerini, hedeflerini kısaca açıkladı. Yurt dışı ve Yurt içi uzakdan gelen üyelere mikrofunu verdi. 



Gerek Kurumsal iletişim Direktörü Nevlan Bilici’den gerekse Masadaki Mühendis arkadaşlarımızdan sektörlerin pandemi sürecini sürdürülebilirlik odaklı büyümeyle olumlu bir şekilde geçirdiklerini birkaç milyarlık yatırımlara bile davam ettiklerini öğrenmiş bulunuyoruz. 

 

Ülkenin sanayi tabanını genişletmenin, mühendislerin, görevi olduğu açıktır. 

Elektrik mühendisleri, her gün kullandığımız cihazları ve sistemleri geliştirerek, pratik teknolojinin ön saflarında çalışırlar. Güneş enerjisi sistemlerinden cep telefonlarına kadar toplumun iletişim, teknoloji ve enerji ihtiyaçlarını karşılamak için yenilikler yaparlar. 


Küresel Konumlandırma Sisteminden elektrik enerjisi üretimine kadar, elektrik mühendisleri çok çeşitli teknolojilerin geliştirilmesine katkıda bulunur.  Yaptıkları işler arasında; Tasarım, test geliştirmek ve elektrik sistemleri, cihazların dağıtımını denetlemek . Ticari veya endüstriyel bir işletmenin bünyesindeki yer alan elektrik şebekelerinin tasarımı, ayarlanması ve bakımı ile elektrikli ekipmanların işletilmesi ile ilgili faaliyetleri yürütmek. 


Gelen elektriğin verimli kullanımından sorumlu olduğu gibi, Sorumlulukları arasında, enerji yoğun cihazların ve elektrik sistemlerinin tasarımı, hesaplanması, teknik dokümantasyonun sürdürülmesi, projelerin her aşamada desteklenmesi ve elektrik sistemlerinin işletimi ve konfigürasyonu ile ilgili işlerin uygulanmasının izlenmesi yer almaktadır.


Görev yelpazesi çok geniş.. Bu nedenle, verdikleri ürün sonrasında, gecede yorgunluklarını attılar. Bireysel ve kurumsal üyelerin sponsorluklarına  plaketler verildi.




ETMD Geceye destek veren firmalar; ABB, ARTE Teknoloji, BBM PANO, BİRTAŞ, Cihan Elektrik, EAE, EEC, EFFE Elektrik, MEPA Enerji, NEOCOM, OMEGA Elektrik, PROPAN, PRYSMIAN Kablo, SCHNEIDER Elektrik, SİGMA Elektrik San. ve Tic. A.Ş., SİNERJİ Elektrik.



Bir elektrik mühendisinin pozisyonu liderdir. Bina ve bina dışı yapıların, ulaşım için aydınlatma bilgisayar ağı tesisatı, elektrikli güneş enerjisi, elektrik sayacı, yangın ve hırsız alarm sistem vb. kurulumu, Karayolları, demiryolları ve diğer raylı yolların, Liman ve havaalanlarının aydınlatma ve sinyalizasyon sistemlerinin tesisatı havaalanı pisti, Tesisatı Taahhüt İşleri, kanalizasyon tesisatı döşeme, yangın söndürme sistemlerinin kurulumu, enerjisi kolektörlerinin bakım ve onarımı dahil, Bina veya diğer inşaat projelerinde ısıtma,

havalandırma, soğutma ve iklimlendirme sistemlerinin kurulumu ve brülörler ile elektriksiz güneş enerjisi, kolektörlerinin kurulumu sistemlerinin bakım ve onarımı dahil konularında görevleri sürdürürler.

yilmazparlar@yahoo.com

2. Uluslararası Epigenetik Kongresi -Yılmaz Parlar

    2. Uluslararası Epigenetik Kongresi  2-3 Eylül 2023 tarihlerinde, Türk Kanser Derneği ve Biruni Üniversitesi Bilimsel Destekleriyle Nutr...